Languishing, psikolojide son yıllarda popülerleşen bir kavram olup, “can sıkıntısı, motivasyon eksikliği ve amaçsızlık hissiyle karakterize edilen bir duygusal durum” olarak tanımlanır. Tam bir depresyon ya da kaygı bozukluğu kadar şiddetli olmasa da, kişinin günlük yaşamını olumsuz etkileyen bir tür “ruhsal durgunluk” halidir. Amerikalı sosyolog Corey Keyes tarafından ortaya atılan bu kavram, özellikle pandemi döneminde birçok insanın hissettiği belirsizlik ve tükenmişlik duygusunu açıklamak için kullanılmıştır.
Languishing’in Özellikleri ve Örneklerle Açıklaması:
Enerji Düşüklüğü ve İsteksizlik
Kişi kendini sürekli yorgun hisseder, basit işleri bile yapmak zor gelir. Örneğin, daha önce severek yaptığı hobilerine (resim yapmak, kitap okumak gibi) artık ilgi duymaz. Sabah yataktan kalkmak bile büyük bir çaba gerektirir, çünkü güne başlama motivasyonu yoktur.
Duygusal Donukluk
Ne tam mutlu ne de tam mutsuzdur; adeta “gri bir bulut” altında yaşıyormuş gibi hisseder. Örneğin, bir arkadaşının doğum günü partisine gitmiş olsa da, orada bulunmanın bir anlamı yokmuş gibi gelir. Gülümser, sohbet eder, ama içten bir sevinç yaşamaz.
Odaklanma Güçlüğü
İşte veya okulda dikkati kolayca dağılır, uzun süre bir şeye konsantre olamaz. Örneğin, bir rapor yazması gereken kişi, saatlerce bilgisayar ekranına bakar ama birkaç cümle bile yazamaz. Zihni sanki sisle kaplıdır.
Amaçsızlık ve Anlamsızlık Duygusu
Hayatta ileriye dönük bir hedefi yokmuş gibi hisseder. Örneğin, bir üniversite öğrencisi, “Neden bu bölümü okuyorum? Sonrasında ne olacak?” diye sorgular, ancak cevap bulamaz. Bu belirsizlik, onu daha da pasifleştirir.
Sosyal İlişkilerde Kopukluk
İnsanlarla bir arada olsa bile yalnızlık hisseder. Örneğin, aile yemeğinde fiziken masadadır, ancak sohbete katılmaz, içinden konuşmak gelmez. Sanki her şey otomatik pilotta ilerliyordur.
Languishing ile Depresyon Arasındaki Fark:
Depresyonda kişi yoğun umutsuzluk, suçluluk veya intihar düşünceleri yaşarken, languishing’de bu kadar derin bir çöküş yoktur. Daha çok “hiçbir şey hissetmemek” veya “boşlukta sürüklenmek” şeklinde tanımlanabilir. Ancak uzun süre devam ederse, depresyona dönüşme riski taşır.
Nasıl Başa Çıkılır?
- Küçük hedefler belirlemek (örneğin, günde 10 sayfa kitap okumak)
- Yeni deneyimler edinmek (farklı bir spor dalı denemek gibi)
- Mindfulness (bilinçli farkındalık) pratikleri yapmak
- Sosyal bağları güçlendirmek (bir arkadaşla düzenli yürüyüşe çıkmak)